Sınırlı Tanınmaya Rağmen Artan Girişimler: Tayvan’ın Spor ve Teknoloji Yoluyla Ontolojik Güvenlik Arayışı – Ece Önür

24 Eylül 2025
8 dk okuma süresi

Tayvan, son dönemde Almanya ve İngiltere gibi ülkelerle teknoloji alanında iş birlikleri geliştirirken, 9 Eylül 2025’te ise Spor Bakanlığı’nın resmen kurulmasıyla iç politikadaki kurumsal yapılanmasını da güçlendirmiştir. Bunlar birbirinden bağımsız gelişmeler gibi görünse de Tayvan’ın son yıllarda giderek artan diplomatik faaliyetleri ve uluslararası alandaki yumuşak güç girişimleri adanın etki alanını genişletmektedir. Elbette bu sayılanlar sadece son dönemde önemli sayılan gelişmelerden sadece birkaçıdır. Bu tür gelişmeler yalnızca teknolojik iş birlikleri veya kurumsal adımlar olarak görülmemelidir; aynı zamanda devletin kendi varlığını güvence altına alma ve kimliğini istikrarlı biçimde sürdürme kapasitesiyle de bağlantılıdır. Bu ise uluslararası ilişkilerde önemli bir kavram olan ontolojik güvenliği ön plana çıkarmaktadır.

Uluslararası ilişkilerde devletlerin en temel önceliklerinden biri, fiziksel güvenliğini sağlamaktır. Ancak fiziksel güvenlik tek başına bir devletin tüm güvenlik ihtiyaçlarını karşılamaya yetmez. Bir devletin sadece varlığını sürdürmesi değil, aynı zamanda uluslararası alanda tanınması ve diğer devletlerle istikrarlı ilişkiler kurabilmesi de önemlidir. İşte bu noktada “kimlik güvenliği” kavramı devreye girer. Daha basit bir ifadeyle, bir devlet yalnızca sınırlarını ve toprak bütünlüğünü korumakla kalmaz; aynı zamanda kendi kimliğinin ve varlığının kabul görmesini sağlamak için de çaba sarf eder. Bu anlayış, literatürde ontolojik güvenlik olarak adlandırılır. Ontolojik güvenlik, bir devletin kendi kimliğini ve varlığını tutarlı bir biçimde sürdürebilme ihtiyacını ifade eder. Devletler belirli davranış kalıpları sürdürerek dış politikalarında tutarlılık oluşturmaya çalışır; bu tutarlılık, onların kendilerini güvenli ve istikrarlı hissetmelerine yardımcı olur.

Bu çerçeveden bakıldığında Tayvan, ontolojik güvenlik kavramını somutlaştıran önemli bir örnek olarak öne çıkmaktadır. 1949 yılında Çin Halk Cumhuriyeti’nin kurulmasının ardından uygulanan “tek Çin” politikası, kademeli biçimde Tayvan’ı uluslararası alanda izole etmiş ve diplomatik ilişkilerini sınırlamıştır. Bunun dışında 1949 yılında Tayvan’a kaçan Milliyetçi Kuomintang Partisi Tayvan’ı sıkıyönetim altında Çin’in bir parçası gibi yönetmeye çalışmış bu yönetim değişim ancak 1990’larda Lee Teng-hui’nin başa gelmesiyle değişmiştir. Lee’nin başa gelmesiyle başlayan dönüşüm, adanın kimlik ve ontolojik güvenliğinde kritik bir kırılım noktası olmuştur. Lee’nin liderliği hem iç politikada hem de uluslararası alanda Tayvan’ın kimlik temelli stratejiler geliştirmesine imkân tanımıştır. O zamandan bu yana sınırlı diplomatik ilişkiler ve Çin ile süregelen gerginlikler, Tayvan’ı kimlik ve ulusal bütünlük mücadelesini sürdürmeye zorlamıştır. Tayvan’ın diplomasideki sınırlı hareket alanı uluslararası kurumlarda ve bölgesel iş birliklerinde daha yaratıcı ve esnek stratejiler geliştirmesini gerektirmektedir. Son dönemdeki diplomatik girişimler, uluslararası kurumlarla ilişkiler ve bölgesel iş birlikleri, Tayvan’ın ontolojik güvenliğini güçlendirme çabalarının birer göstergesidir. [EÖ1] 

Örneğin, Tayvan Uzay Ajansı (TASA) Ağustos ayında Almanya merkezli Rohde & Schwarz şirketi ile bir uydu testi iş birliği gerçekleştirmiştir. Bu iş birliği kapsamında her iki taraf bir araya gelerek uydu testlerini daha bütünleşik ve etkili bir şekilde yürütmeyi sağlayacak ortak bir sistem geliştirmiştir. Bu tür bir iş birliği teknolojik kapasitenin ötesinde kimlik sürekliliği açısından Tayvan’ın “bağımsız bir aktör olarak varlık gösterebilme” kapasitesini güçlendirir. Çin’in diplomatik izolasyon çabalarına rağmen Tayvan ekonomik, teknolojik ve bilimsel yetkinliklerini etkin bir şekilde kullanarak uluslararası varlığını ve etkisini sürdürmeye çalışmaktadır. Bu tür girişimler, adanın diplomatik kısıtlılıklarını telafi etmesine ve kendi kimliğini uluslararası platformlarda sürekli olarak doğrulamasına imkân tanır.

Benzer şekilde, 13 Eylül 2025’te Tayvan ile İngiltere arasında yarı iletken sektörü alanında bir iş birliği anlaşması imzalanmıştır. Bu doğrultuda, İngiltere ile yürütülen yarı iletken projeleri Tayvan’ın kendi teknoloji kapasitesini küresel standartlarda genişletmesine olanak tanır. Bu iş birlikleri, teknik anlaşmaların ötesinde Tayvan’ın “güvenilir partner” imajını da pekiştirmektedir. Tayvan, aslında gelişmiş yarı iletken ve teknoloji sektörünü kendi görünürlüğü için uluslararası alanda bir araç kullanmaktadır. Almanya ile gerçekleştirilen uydu testi iş birliği ile birlikte ele alındığında bu iki örnek, Tayvan’ın farklı alanlarda çok boyutlu iş birlikleri kurarak diplomatik alanını genişletme stratejisinin bir parçası olarak okunabilir. Ontolojik güvenlik açısından bakıldığında, bu faaliyetler dış baskılara rağmen adanın kimliğini koruyabileceğine ve sürdürebileceğine dair güçlü bir güven duygusu yaratır. Elbette, sadece kimlik sürekliliğiyle sınırlı değildir. Tayvan, farklı devletlerle teknolojik projelerde ortak çalışarak stratejik özerkliğini de güçlendirir; bu, dış baskılar altında dahi kendi karar alma süreçlerini kontrol edebilme kapasitesi olarak değerlendirilebilir. Her iki iş birliği, uluslararası toplumun Tayvan’ı sadece bir konuya bağlı bir aktör olarak değil, çok boyutlu ve kendi stratejik hedeflerini belirleyebilen bir devlet olarak görmesini destekler.

Uluslararası alanda gerçekleştirilen diplomatik faaliyetler ontolojik güvenliğe katkı sağlasa da iç gelişmeler de son derece önemlidir. Bu bağlamda bakıldığında, 9 Eylül 2025 tarihinde Tayvan’ın Spor Bakanlığı’nın kurulduğu duyurulmuştur. Spor Bakanı olarak göreve başlayan Lee Yang bu bakanlığın altı temel amacını açıklarken uluslararası spor müsabakalarının desteklenmesi ile spor alanında değişim ve iş birliklerinin teşvik edileceğini vurgulamıştır. Bu açıklama, Tayvan’ın iç spor faaliyetlerinin yanında uluslararası alanda da aktif ve görünür bir aktör olmayı hedeflediğini göstermektedir. Bu, Tayvan’ın ontolojik güvenliğine önemli ölçüde katkıda bulunmaktadır. Spor faaliyetlerinin içeride artırılmasının yanında, uluslararası spor organizasyonlarına aktif katılım Tayvan’a hem dış aktörler nezdinde meşruiyet kazandırır hem de iç kamuoyunda ulusal kimlik ve dayanışmayı pekiştirir. Örneğin, Tayvanlı sporcuların uluslararası turnuvalarda elde edeceği başarılar hem yurtiçinde halkın devletine duyduğu güveni ve aidiyet duygusunu artırır hem de uluslararası aktörlere Tayvan’ın kendi hedeflerini belirleyip uygulayabilen bir topluluk olduğunu gösterir. Böylece Tayvan kendi iç kimlik algısını uluslararası alandaki algıyla birlikte güçlendirir. Bu da ontolojik güvenliğin temel bileşenlerindendir.

Tayvan’ın bu adımları değerlendirildiğinde, bunlar adanın imajını ve güvenilirliğini pekiştiren süreçlerdir. Bu tür adımlar, diğer aktörler tarafından Tayvan’ın dış baskılara rağmen kendi önceliklerini belirleyebilen ve uygulayabilen bir devlet olarak algılanmasını sağlar.  Aynı zamanda, bu tür girişimler iç politikada da önemli bir etkiye sahiptir. Devletin attığı her adım, halkın ortak bir kimlik etrafında birleşmesine, aidiyet ve güven duygusunun pekişmesine katkı sağlayabilir. Bu süreç, bir ulusun kendi varlığını ve sürekliliğini toplumsal algı düzeyinde de desteklemesine olanak tanır. Dolayısıyla, Tayvan’ın stratejik yaklaşımı yalnızca diplomatik veya ekonomik bir çıkar sağlama amacı taşımakla kalmayıp, uzun vadeli kimlik güvenliği ve ulusal bütünlüğün inşasını da hedeflemektedir. Bu çerçevede, adanın izlediği çok boyutlu politika sınırlı diplomatik tanınırlık ve dış baskılara rağmen istikrarlı bir varlık sürdürme kapasitesinin en somut göstergesi olarak değerlendirilebilir.

Kaynakça:

Demir, A. (2023). Taiwan’s Ontological Security Under Tsai Ing-Wen’s Progressive Policies. Asya Araştırmaları Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi, 7 (2), 213-226.

        Mitzen, J. (2006). Ontological security in world politics: State identity and the security dilemma. European Journal of International Relations, 12(3), 341–370.

 [EÖ1]Çalışmanın içeriğini yansıttığını düşündüğüm kısım.

Ece Önür

Ece Önür, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler alanında yüksek lisans öğrencisidir. Araştırma ilgi alanları arasında Çin dış politikası, kimlik ve Çin-Tayvan ilişkileri yer almaktadır. 

Bu yazıya atıf için: Ece Önür, "Sınırlı Tanınmaya Rağmen Artan Girişimler: Tayvan’ın Spor ve Teknoloji Yoluyla Ontolojik Güvenlik Arayışı – Ece Önür" Global Panorama, Çevrimiçi Yayın, 24 Eylül 2025, https://www.globalpanorama.org/2025/09/tayvanin-spor-ve-teknoloji-yoluyla-ontolojik-guvenlik-arayisi-ece-onur/

Bülten Aboneliği

Sosyal Medyada Paylaşın

PDF Kaydedin / Çıktı Alın

Editörün Seçtikleri

Copyright @ 2025 Global Academy. Design & Development brain.work

Çevrimiçi olarak yayımlanan yazıların tüm telif hakları Panorama dergisine aittir. Aksi belirtilmediği sürece, yayımlanan yazılarda belirtilen görüşler yalnızca yazarına / yazarlarına aittir. UİK, Global Akademi, Panorama Yayın Kurulu ile editörleri ve diğer yazarları bağlamaz.